Basın duyurusu

Suriye İdlib’de Çatışmaların Artması: E3 açıklaması

Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya hükümetleri, Suriye’nin İdlib bölgesindeki şiddet eylemlerinde yaşanan artış nedeniyle bir bildiri yayınladı.

Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya hükümetlerinin bildirisi:

Fransa, Almanya ve Birleşik Krallık, Suriye’nin kuzey batısında yaşanan çatışmaların artmasından çok büyük bir endişe duymaktadır. Bir yandan Hayat Tahrir al-Sham ve BM’nin terör örgütü olarak tanımladığı diğer gruplar saldırılarını yoğunlaştırırken, öte yandan Suriye rejimi ve Rusya tarafından gerçekleştirilen günlük hava saldırıları ve bomardımanlar nedeniyle son bir kaç gündür bölgedeki sivil nüfus çok yoğun bir ateş altında. Askeri müdahaledeki bu artışın durdurulması gerekiyor.

Son haftalarda yaşanan şiddet, 120’den fazla sivilin hayatını kaybetmesine yol açtı. Sivil ve insani yardım amaclı altyapıların, özellikle de okul ve sağlık tesislerinin hedef alınmasının yanı sıra, kalabalık merkezlere yönelik hava saldırıları, hedef ayırdetmeden yapılan bombardımanlar ve varil bombalarının kullanılması, Uluslararası İnsani Hukukun çok açık bir şekilde ihlalidir. Bunları en güçlü biçimde kınıyoruz. Bazı vakalarda, söz konusu yerlerin emniyetinin sağlanabilmesi için koordinatların önceden paylaşılmış olmasına rağmen bu saldırıların gerçekleştirilmiş olması ise özellikle endişe vericidir.

BM’nin terör örgütü olarak tanımladığı ve aralarında IŞİD ile El-Kaide bağlantılı grubların olduğu örgütlerin Suriye’nin kuzeybatısında yoğun olarak bulunmaları, ciddi bir endişe kaynağı olmayı sürdürmektedir. Ancak, Suriye rejimi ve destekçileri tarafından bölgedeki milyonlarca sivile yönelik olarak gerçekleştirilen bu acımasız saldırıların terörle mücadele ile bir ilgisi yoktur. Bu saldırıların amacı, rejimin ülkeyi yeniden fethetmek yönündeki insafsız çabalarını ilerletmektir.

Bu şiddet, Suriye halkının İdlib ve Hama bölgesinde yaşamakta olduğu acıları daha da arttırmaktan öteye gitmemektedir. Tırmanan bu gerginlik nedeniyle çok sayıda sivil evlerini terketmek zorunda kalıyor ve son iki hafta içerisinde aldığımız raporlara göre 180,000’in üzerinde kişi yerlerinden edilmiş durumda. Bu bölge, üç milyon sivile ev sahipliği yapıyor ve bunların bir milyonu çocuk. Bu kişilerin pek çoğu, Suriye rejiminin acımasızlıkları nedeniyle daha önce de bir çok kez evlerini terketmek zorunda kalmış olan insanlar. Oldukça kalabalık olan bu bölgeye yapılacak her tür askeri müdahale, büyük bir insanlık ve güvenlik felaketine yol açacaktır.

Dolayısıyla, tüm taraflardan bölgede askeri bir saldırı gerçekleştirmemelerini ve İdlib’deki şiddetin azaltılması yönündeki sözlerine sadık kalmalarını istiyoruz. İstanbul’da, Rusya, Türkiye, Almanya ve Fransa hükümet ve devlet başkanları, Rusya-Türkiye anlaşmasında öngörülen tedbirlerin eksiksiz olarak uygulanmasının ne kadar gerekli olduğunun altını çizmiş ve İdlib’de kalıcı bir ateşkes sözü vermişti. Bu sözlerin tutuması, sivillerin korunması ve acılarının hafifletilebilmesi için gereken insani yardımlara güvenli ve kesintisiz bir şekilde erişimlerinin sağlanması için şarttır.

Şiddetin bu şekilde tırmandırılması, kalıcı bir siyasi çözüm ihtimalini tehlikeye atmaktadır. Suriye’deki çatışmayı ancak BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 Sayılı kararı ile uyumlu, güvenilir ve müzakere edilmiş bir siyasi çözüm sona erdirebilecektir.

Further information

Media enquiries

For journalists

Yayınlama 13 May 2019